Entelköy Efeköy'e Karşı (2011)

Yüksel Aksu, ilk filmi Dondurmam Gaymak'ın ardından, yine Ege'de bir köyü mesken tutan, politik meselesi de olan bir komedi filmiyle karşımıza çıktı geçen yılın sonlarında...


Entelköy Efeköy'e Karşı, şehir yaşantısını terkederek köye yerleşen bir çevreci grubu ile köylüleri karşı karşıya getiriyor. Yöreye bir termik sanral yapılması projesi köyün muhtarı ve yöre halkını, köye iş olanağı ve kazanç sağlayacağı düşüncesiyle heyecanlandırıyor. Çevreci grup ise, doğal olarak buna sert tepki veriyor ve eylemler yaparak köye termik santral yapılmasını önlemeye çalışıyorlar. Bence filmin asıl kozu da bu çekişmenin anlatıldığı ilk bölüm. Bir yanda "politik doğruculuk" ile tavır alan çevreci entelektüeller, diğer yanda ise ekmek parası ve iş peşindeki köylüler... İki grubu da zaman zaman karikatürize hale sokmaktan çekinmiyor ilk bölümde Yüksel Aksu. Bu da hayli eğlenceli anlar yaratıyor. İki cephenin dünyasından da bakıp, ikisini de anlayabiliyor oluşumuz filmin artısı. Dolayısıyla ilk bölüm oldukça eğlenceli. Aslında mesaj kaygısı ve politik doğruculuk peşinde koşmadan sona kadar bu çelişki üzerinden gidilse, bence çok daha eğlenceli bir sonuç alınabilirmiş...

Ancak ne var ki ikinci yarı ile birlikte Yüksel Aksu, çevreci grubun tarafını çok fazla tutmaya başlıyor. Dahası onlar aracılığıyla köylülere mesajlar ve dersler vermeyi ihmal etmiyor. Şüphesiz bu mesajlar iyi niyetli ve doğru mesajlar. Bunlara bir itirazım yok. Politik açıdan farklı düşünüyor da değilim. Zira köylülerin ekmek parası için termik santrallere göz yummak yerine 'köylü' olmayı denemeleri gerektiğini elbette ben de düşünüyorum. Ancak altı bu kadar kalın çizgilerle çizilen "politik doğruculuk" kaygılı, sloganımsı bir hava taşıyan mesajlardan da, sinemada pek hoşlanmıyorum açıkçası. Yarıdan sonra filmdeki mesajlar tavan yapıyor. Film de gittikçe uzamaya başlıyor. Yönetmen Dondurmam Gaymak'da da aslında global sermaye karşısında küçük esnafı koruyordu ama orada aradaki çelişkiler, karakterlerin sıkıntıları, iç çatışmaları çok daha iyi anlatılıyordu. Burada daha fazla bir söylenenlerin altının çizilmesi mevzusu, herşeyi büyük laflarla anlatma çabası var ki irrite edici. Ayrıca meseleyi iyice ciddileştirerek filmin komedi tonuna da zarar veriyor bu tavır...



Şarkıların söylendiği kısımlar, başta ve sonda yönetmenin çevresine topladığı tanıdıklarına filmi anlattığı bölümler hem birer yabancılaştırma efekti olarak hem de mizah unsuru olarak filme iyi oturuyorlar. Oyuncu kadrosu da köylüler başta olmak üzere yine başarılı. Yüksel Aksu, orjinal bir film modeli oluşturmanın peşinden giden, yaratıcı bir yönetmen. Henüz iki filmiyle kendince, köyde geçen ve politik mevzulara el atan komedi türünde bir film modeli yarattı bile. Bu yönüyle takdiri hakettiği gibi bundan sonraki işlerini de merakla beklettiriyor açıkçası. Entelköy Efeköy'e Karşı, eksiklerine rağmen ayakta duran, güldüren ve düşündüren bir film...

Filmin Notu : 6,5 / 10