1 Aralık 2010 Çarşamba

The Other Guys / Yedek Polisler (2010)



Saturday Night Live kökenli yönetmen Adam McKay'in ilk sinema filmi The Other Guys / Yedek Polisler, Hollywood aksiyon sinemasını alaya alırken, benzeri pek çok filmden ayrılarak sistem hakkında sert eleştirilerde bulunmaktan da çekinmiyor. Yazının başında belirtmeliyim ki kendi adıma, bu filmi yılın en eğlenceli ve en hoş sürprizlerinden birisi olarak görüyorum...

Açılışta iki tipik 'kahraman' polisle tanışıyoruz. Samuel L. Jackson ve Dwayne Johnson'ın oynadığı iki polis, azıcık miktar bir uyuşturucu peşinde şehri darmaduman etmekten çekinmiyorlar. Milyonlarca dolarlık zarara yol açan bu iki kahraman polis, gene de alkışlanıyorlar. Onlar polis teşkilatının 'popstar'ları, şehir suçlularının azılı düşmanı. Ancak bizim bu filmdeki kahramanlarımız onlar değil. Onlara alkış tutan grubun içinde, geri planda duran 'öteki' adamların içinden iki kişi. Ailen Gamble, departmanın en çok alay edilen ve antipatik bulunan adamı. Teşkilattaki arkadaşları onu polis olarak bile görmüyorlar. Bütün gün evrak işleriyle uğraşıp duran Gamble ise halinden o kadar şikayetçi değil. Fakat tıpkı kendisi gibi (onun kadar olmasa da) hor görülenler grubundan olan Hoitz ise onun bu vurdumduymaz haline kıl oluyor. Her fırsatta ona sinirleniyor...

Başlangıçta tipik bir aksiyon komedisi izleyeceğimizi sanıyoruz. Türün popüler örnekleriyle dalgasını geçecek, bir yandan da onlara öykünecek, esprilerin havada uçuşacağı, zaman zaman aksiyon izleyeceğimiz bir Hollywood filmi olacak sanıyoruz. Ama film ilerledikçe çok farklı sulara doğru kayıyor senaryo. Gittikçe absürtleşen, hızlı diyaloglarla ilerleyen filmin mizahi tonu Saturday Night Live'ı anımsatıyor. Giderek 'öteki adamlar' temasını kafamıza kazımayı başarıyor senaryo. Film, finale gelindiğinde meramını tam olarak anlatabilmeyi başaran sert bir sistem eleştirisine dönüşüyor. Finalde jenerik akarken izlediğimiz grafikler bile bunu destekliyor. Giderek ABD'nin birkaç yıl önce yaşadığı ekonomik krizin temellerine iniyor bu grafikler. Filmin bütününde ise saklanan gerçek büyük suçlular, ikonlaştırılan kahramanlar, içi bomboş bir polis teşkilatı ile sözünü esirgemeyen bir duruş dikkati çekiyor...



Ayrıca kahramanlarımızın kendi içlerindeki absürdlükleri de ilginç. Özellikle Gamble'ın geçmişi, kadınlarla olan beklenmedik ilişkisi gibi bölümler de hem absürd, hem zekice yazılmış. Will Ferrell yine tuhaf bir karakteri başarıyla sürükleyip filmin yükünü çekmeyi başarıyor. Mark Wahlberg de hiç fena değil. Ayrıca filmin yönetmenlik biçimi de takdire şayan. McKay, bir noktadan itibaren seyircinin beklentilerini hiç umursamıyor. Belki kimi seyirciler, bol diyaloglu ve fazla ayrıntılı senaryodan hoşlanmayabilir. Ama önemli olan film öncesi beklentilerinizi bir kenara atıp, filmin ayrıntılarını, göndermelerini birer birer yakalamak. Bunu başarabilirseniz alacağınız keyif iki katına çıkacaktır...

The Other Guys / Yedek Polisler, başta söylediğim gibi, benim için yılın hoş sürprizlerinden birisi oldu. Aynı anda hem zeki hem matrak, hem absürd hem içi dolu olmayı başarabiliyor. Tavsiye olunur...

Filmin Notu : 3 / 4

0 yorum:

Yorum Gönder