12 Ekim 2010 Salı

Svetat e Golyam i Spasenie Debne Otvsyakade / Koca Dünyada Kurtuluş Pusuda (2008)



Bu yıl İstanbul Film Festivali'nde de gösterilen Stephan Komandarev filmi, tam bir Balkan filmi aslında. Aile içi ilişkiler, arka planda ülke siyasi tarihi, müzik, duygusal iniş çıkışlar...

Bunları özellikle baştan söyleyeyim dedim. Lakin tüm bunlara karşı biraz önyargınız varsa filmden nefret etmeniz de mümkün. Bu şekilde düşünüp filmi yerin dibine sokan kimi yazılar da okudum zaten. Bana göre bu, iyi bir film...

İlk yarı boyunca hastanede, anne ve babasıyla birlikte geçirdiği trafik kazası sonrası hafıza kaybı yaşayan Alex ve Bulgaristan' dan ziyaretine gelen büyükbabasını izliyoruz. Anne ve baba kaza sırasında ölmüşlerdir .Tabii büyük ölçüde film geri dönüşlerle ilerliyor. Ailenin geçmişte yaşadıkları üzerinden dönemin sert komünist rejiminin 'küçük' Bulgar insanı üzerindeki etkilerine tanık oluyoruz. Evet, bu konuda filmin yeterince derinleştiği söylenemez. Ama zaten yönetmenin de öyle bir hedefi yok. Altta bu siyasi yapıyı kurarken, görünürde, yıllarca görüşememiş bir büyükbabayla çocuğun tekrar buluşmaları, zaten hiçbir şey hatırlayamayan gencin bir nevi hayatı sıfırdan keşfedişi, bu biri yaşlı biri genç iki adamın dede-torun ilişkisinden ziyade geliştirdikleri iki dost misali ilişki gibi konularla ilgileniyor ve bir yerden sonra ise filmi 'yol filmi' moduna sokmayı deniyor...



Tüm bunları yaparken yönetmen, konvansiyonel sinemadan alışkın olduğumuz metodları izlemekten gocunmuyor. Filmin, duygusal iniş-çıkışlar ve bir sürü olay ile ilerleyen yapısının, bu tip festival filmlerini seven izleyiciler dışında, genel anlamdaki, popüler sinema izleyicilerini de avucunun içine alacağı açık. Yönetmen bunları öylesine doğal ve akıcı bir şekilde yapıyor ki çok saf ve temiz bir damar yakalayarak filmini etkileyici ve güçlü kılmayı başarıyor. Bu noktada yönetmenin, Fatih Akın filmlerinin genel havasına yakın bir çizgide gittiğini söyleyebiliriz. Filmin ardından geriye kalan ise, yer yer hüzünlü, yer yer eğlenceli geçen bir 2 saat oluyor bizim için. Filmin, 'tavla' felsefesini ise eğlenceli bulduğumu söyleyebilirim. Eğer ki her sahnede mantık hataları, kusurlar aramayı seven, duygusal tonu yüksek olan filmlerden hazzetmeyen biriyseniz uzak kalmanızı baştan tavsiye edebilirim...

Filmin Notu: 3 / 4

0 yorum:

Yorum Gönder