Eylül ve Ekim ayları, özel işlerim yüzünden blogda hemen
hemen boş olarak geçti. Bundan böyle blog artık düzenli güncellenecek. Başka
yerlerde de yazdığımdan burada daha çok vizyona giren/girmeyen
güncel filmler üzerinden gideceğim. Bu yazının konusu olan Looper/Tetikçiler, “zaman
yolculuğu” filmlerine taze bakış getiren bir bilimkurgu/aksiyon filmi…
2005 yılında çektiği Brick ile ismini takip edilecek genç
yönetmenler listesine yazdırmayı başaran Rian Johnson’ın yönettiği Looper’ın
öyküsü 2042 ve 2072 yıllarında geçiyor. 2072 yılında zaman yolculuğu icat edilmiştir
ancak yasadışıdır. Mafya birinden kurtulmak istediği zaman o kişiyi 30 yıl
önceye gönderir ve o zaman devreye içlerinde başkarakter Joe’nun (Joseph-Gordon
Levitt) da yer aldığı 2042 yılında yaşayan kiralık katiller girer ve bu
kişileri öldürerek cesetlerini de ortadan kaldırırlar. Mafya işin sonunda bu
katillere kendi 30 yıl sonraki halini de öldürtmekte ve onları iyi bir
ikramiyeyle emekliye ayırmaktadır. Ancak tetikçi bu işi başaramazsa, hem
bugünkü hem ilerideki hali mafyanın hedefi olmaktadır. Joe için de durum böyle
olur ve asıl serüven başlar…
Rian Johnson, bilindiği gibi Brick’te kara film türünü,
bilindik bir lise filmi atmosferiyle birleştirerek, revize edilmiş bir biçimde
sunmuştu. Looper’da da bilimkurgu türünü aksiyonla birleştirirken yine pek çok
alt türden parçalar kullanıyor. “Zaman yolculuğu filmleri”nden, “kiralık katil filmleri”ne, oradan “özel
güçleri olan çocuk” temalı metafizik özellikler taşıyan gerilimlere kadar
uzanan geniş bir yelpaze bu… Rian Johnson, her biri bir yerlerden kopup gelmiş
görünen parçaları, öylesine doğal bir şekilde birleştiriyor ki ortaya çıkan
bütünün tüm parçaları bir yerlerden tanıdık gelse de bütün olarak bakıldığında hayli
orijinal ve yaratıcı duruyor. Aynı zamanda bunu yaparken kendisini hiç ciddiye
almayan, eğlencelik bir film çekiyormuş gibi görünen bir hali var ki bu da
filmin lehine işliyor. Eğer daha sakin ve kendini ciddiye alan bir üslup ile
filmi çekmiş olsa, o zaman bu parçalar
“taklit” gibi görünen bir hal bile
alabilirdi...
Tüm bu hafif görünen haline rağmen, bir yandan da film kendi
içinde derinleşip yolunu buluyor. Rian Johnson’ın film yaparken temel hedefi
belli konularda birşeyler söylemek, belli şeylerin altını çizmek olmayan bir
hali var. Onun temel hedefi, belli bir türü alıp, onun içine sinema tarihinden
sevdiği pek çok şeyi ekleyerek bir bütün oluşturmak. Bunu yaparak, filmlerinin “anlam”
bazında kendi yolunu bulmasını sağlıyor. Brick’te başarıyla kurduğu bu formülü,
Looper’da bir adım daha ileri götürerek daha sağlam bir birleşm elde ettiğini
söylemek de mümkün. Yönetmenin önceki filmi Brick’te de oynayan Joseph-Gordon
Levitt iyi performans verirken, yaşlı halinde Bruce Willis’te role cuk oturmuş.
Emily Blunt, Piper Perabo, Paul Dano, Jeff Daniels gibi isimlerden oluşan yan
oyuncu kadrosu da hayli zengin…
Tüm olumlu yönlerine karşın,
bence Looper’ın kimi eksiklikleri de var. En temel eksiklik olarak ben,
senaryosal zaafları görüyorum. “Zaman yolculuğu” kısmıyla ilgili kafada pek çok
soru işareti kalıyor. Bunlarla ilgili açıklama yapılmadan, bazı kısımlar biraz
oldu bittiye getiriliyor. İşin bu kısmı, bence filmi bir parça geriye götürüyor.
Çünkü öykünün kuruluş şeklinin daha bütün bir şekilde oluşturulmuş olması
gerekirdi. Dramatik yapı da böylece sekteye uğruyor..
Ancak , bu gedikler bir çuval inciri berbat edecek düzeyde değil elbette. Filmin bütünü hem oldukça
heyecanlı, hem de eğlenceli. Rian Johnson, çektiği her filmi merak ettirecek
bir yönetmene dönüşebilir. Takipte olmakta fayda var…
Filmin Notu : 3 / 4 –
İYİ (Bundan böyle, sadece 4 üzerinden 1-Kötü,
2-Orta, 3-İyi, 4-Mükemmel şeklinde not vereceğim..)
0 yorum:
Yorum Gönder