12 Şubat 2011 Cumartesi

The Kids Are All Right / İki Kadın, Bir Erkek (2010)



Önce Sundance gösteriminin ardından aldığı olumlu eleştiriler, daha sonra da Oscar ve Golden Globe başta olmak üzere, ödüllerde aldığı adaylıklarla dikkat çeken The Kids Are All Right, lezbiyen bir çift, ergenlik dönemlerini yaşayan biri kız biri erkek iki evlatlıkları ve çocukların yeni tanıştıkları donör babaları arasındaki ilişki yumağını anlatan keyifli ve yer yer hüzünlü, hoş bir seyirlik...

Yönetmen Lisa Cholodenko'nun seyirciyi avucunun içine almakta sıkıntısı yok. Karakterler arasındaki ilişkiler öylesine gerçekçi, karakterler öylesine iyi yazılmış ki, film baştan sona akıp gidiyor. Sürükleyicilik ya da inandırıcılık problemi hiç yok.

Filmdeki aile ve karakterlerin durumu, haliyle Hollywood anaakım sinemasının uzun yıllar boyu gözardı ettiği mevzuları içeriyor. Lezbiyen evlilik yapmış bir çiftin çocuğu olmanın psikolojisi filmin temelini oluşturuyor. Çocukların bu durumun karşısında yaşadıkları filmde önemli yer tutuyor. Diğer taraftan, lezbiyen bireylerin evlilik sonrası yaşadıkları, toplumun 'anormal' olarak adlandırıyor oluşunun üzerlerinde yarattığı baskının -her ne kadar sınırın dışında bir yaşam kurabilip aile olmayı başarsalar da- bu kişilerin içlerinde yarattığı tahribat ve topluma göre 'normal' olanı yapmaya dair içlerindeki boşluk gibi konular da altı çok kalın çizgilerle çizilmeden, hoş bir şekilde senaryoya yedirilmiş.



Filmin en temel eksiği, belki biraz fazla sıradan olması. Şöyle ki filmin en temel farklılığı ve başarısı anaakım sinemada çok az rastlayabildiğimiz kadar uç karakterlerin birbirleriyle olan ilişkilerini bize sunması iken bunu anaakım sinemanın alışılageldik aile draması filmi şablonu içerisinde yapıyor oluşu da aynı derecede başarısızlığı oluveriyor. Film, baştan sona çok alışılageldik bir şablonda gidiyor. Ergenlik çağındaki çocukların sorunları, aile içindeki bir aldatma, sonrasındaki barışma ve bütün bir aile olarak ayakta durma durumları filmde bir 'sıradanlık' yaratıyor. Filmin bütün farklılığı baş iki karakterin, birer heteroseksüel değil de eşcinsel oluşları noktasına saplanıp kalıyor. Mevzudan daha orjinal bir iş çıkamıyor...

Herşeye karşın, anlatımının sade ve temiz oluşu, oyunculuklarının, Annette Bening başta olmak üzere tamamının çok başarılı oluşu ile iyi çekilmiş, izlenesi bir karakter draması olarak karşımızda duruyor film. Ülkemizde bir değişiklik olmazsa Mart ayında gösterime gireceğini de hemen belirtelim...

Filmin Notu : 6,5 / 10

0 yorum:

Yorum Gönder