5 Haziran 2010 Cumartesi

The Cove / Koy (2009)



Oscar ödüllü belgesel The Cove / Koy, eski yunus eğitmeni Ric O'Barry'nin hikayesi şeklinde gelişiyor aslında. O'Barry, yakaladığı beş yunusu, uzun bir süre Flipper adlı TV dizisi için eğitmişti. O dönemler geçiyor, gün geliyor O'Barry, kurmak için uğraş verdiği bu 'sektörün', bu canlıların yaşamlarını nasıl mahvettiğini anlıyor ve onlar için bir 'vicdani' mücadeleye girişiyor...

Öncelikle O'Barry'nin pişmanlığının öyküsü bu ve onu gözler önüne sermede çok ama çok başarılı. Bir sahnede O'Barry şuna yakın birşeyler diyor: 'Bu sektörü kurmak için 10 yılımı verdim, yıkmak içinse geriye kalan tüm ömrümü'...

Bu akıllı, duygusal ve bilinçli canlıların insanların esaretindeki mutsuzluğunu anlıyor O'Barry ve bunu bitirmek için mücadele verdiğini belirtiyor. Öncelikli mücadelesi bu. Tabii ki olayın daha vahim boyutunu ve bir eğlence endüstrisinin parçaları olan bu canlıların, aynı zamanda el altından, 'et' pazarlığı amacıyla gördüğü inanılmaz vahşeti duyuyor daha sonra ve asıl mücadelesi bu oluyor...

Topladığı ekiple - ki bu ekipte filmin yönetmenliğini üstlenen ünlü fotoğrafçı Louie Psiyohos'da var - Japonya'da, Taji köyüne yolculuk yapıyorlar. Girmenin yasak olduğu bu bölgede gizli ve zor şartlarda yaptıkları çekimlerle, bu gizli gerçeği tüm dünyanın gözleri önüne sunmak amacındalar. Film, ekibin bu amacını baştan gözler önüne sererken, kurgusal olarak, bahsettiğmiz diğer unsurları aralara serpiştirmeyi uygun buluyor. Filme, hayli dinamik ve sinemasal bir yapı kazandıran bir tercih bu...



Seyircisiyle duygusal olarak bağ kurmaya çalışan bir filmin, nasıl bir model izlemesi gerektiğiyle ilgili mükemmel bir örnek oluşturuyor film. Duygu sömürüsüne girmeden, katliamın yapıldığı Japonya'yı olayın tüm suçlusu gibi gösterme sığlığına yanaşmadan yapıyor hem de bunu. Filmin her anında, katliamın yapıldığı yerin, bir anlamda bu 'endüstrinin' dünyadaki merkezi olduğunu hissedebiliyoruz...

İnsanı ardarda bilgi yığınına boğan belgesellerden değil Koy. Aksine, incelikli bir sinema duygusu yaşatan çok başarılı bir film. Özellikle, finaldeki 'malum' görüntülere gelininceye kadar temposu ve gerilimini öylesine inceden ve akıllıca yükseltiyor ki hayran kalmamak elde değil. Tabii ki finaldeki görüntülerin sadece sıradan bir korku filmindeki gibi gerçek olmadığı duygusunun bilincinde olmanın getirdiği katharsisi yaşayamıyor oluşumuz, filmin verdiği huzursuzluk duygusunu daha da arttrıyor ve filmi unutulmaz bir deneyime dönüştürüyor. Vermek istediği mesajı iletmede de bu yolla film, hayli etkili oluyor...

Filmin Notu : 3 / 4
IMDB Sayfası

0 yorum:

Yorum Gönder