10 Nisan 2010 Cumartesi
The Descent : Part 2 / Cehenneme 2 Adım (2009)
Bir diğer korku/gerilim denemesinin devam filmi de bu hafta vizyondaki yerini aldı. The Descent adlı ilk film, tatil için bir araya gelen ve derin bir mağaraya iniş yaparak kendilerince zevkli vakit geçirmek isteyen bir grup kadının gerilim yüklü öyküsünü anlatıyordu. Yönetmen Neil Marshall, filminin dramatik yapısını girişteki uzunca bölümde öylesine iyi kuruyor, devamında da öylesine ürkütücü bir atmosfer yaratmayı başarıyordu ki filmini son yılların önemli korku filmleri arasına sokmayı rahatlıkla beceriyordu...
Devam filmi, gayet tabii ki kimi engelleri beraberinde getiriyor. Öykünün dramatik yapısını ilk filmdeki kadar sağlam ve en önemlisi inandırıcı olarak kurmak hayli güç. Yönetmenin yerini de ilk filmin kurgucusu ve ilk yönetmenlik deneyimini yaşayan biri alınca aynı atmosferi filmden beklemek de bir haksızlığa dönüşüveriyor.
Gerçekten de giriş bölümleri ve özellikle baş karakterle ilk filmde gerilim yaşayan karakterin bu bölümde ilk kez karşılaştıkları an, inandırıcılık anlamında sorun yaşıyor. Kaldı ki ilk film hayli gerçekçi bir altyapı kuruyor ve ürkütücü olmayı başarmasının gücünü de buradan alıyordu...
Buna karşın altmetin anlamında ilk filmin bıraktığı yerden ilerleyebilimiş yönetmen. Marshall, ilk filmde girişte başkarakterimizin, çocuğunu trafik kazasında kaybedişi, kocasının, kendisini, mağaraya girecekleri ekipte de yer alacak arkadaşı ile aldatması gibi konuları çok iyi yediriyordu filminin içine. Devamındaki mağara sahnelerini de bir anlamda 'zihnin karanlık dehlizleri' gibi bir noktaya taşımayı başarıyordu. Öykünün, karanlıklaşmış bir zihnin, deliliği zorlayan sınırlarında geçtiğini hissediyorduk. Finalde ise bir intikam ve rahatlama vardı ama hala hiçbir şeyin unutulamayacağının da altını çiziyordu yönetmen. Burada da mağarayı aynı açıdan ele alırsak, bir 'vicdan azabı' durumu sözkonusu. Zihin, delirmekten kurtulmak için geldiği yerde çıkışı intikamın getirdiği 'boşalma' da buluyordu ilk filmin sonunda ama bu kez bunun yerini arkadaştan alınan intikamın getirdiği vicdan azabı alıyor. Bu maksatla gerçekleşen bir geri dönüş, sonrasında doğal olarak yerine getirilmeye çalışılan bir 'yardımcı olma ve kurtarma' görevi...
Ancak bu kez yardımcı olmayı istese de, zihni başarısızlığa uğratıyor kahramanımızı. Hiçbir şekilde bu karanlıktan kurtulamayacağını anlıyor ve çareyi 'sonu kabullenme' de yani 'zihni tamamen karanlığa teslim etme' de buluyor. Tabi bu noktada, en sonda gelen ve ilk filmde hiçbir şekilde açıklanmayan olayın gerçek ya da 'elle tutulur anlamdaki' sebebiyle ilgili bir çözüm çıkartan kısmın bu altmetinsel boyutu da zedelediğini kabul etmek gerek...
The Descent 2, yine de ilk filmin öyküsüne altmetinsel anlamda iyi bir ilave getiriyor ve belli bir gerilimi de tutturup seyredilebilir olmayı başarıyor...
Filmin Notu : 2,5 / 4
IMDB Sayfası
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder