9 Eylül 2012 Pazar

Bu Hafta Vizyona Giren İki Korku Filmi : The Tall Man & The Pact



Yaz ayları malum, korku filmlerinin birbiri ardına vizyonda geçit yaptığı dönemleri oluştururlar. Hoş, takvim olarak yaz ayları artık bitti ama ben çocukluktan kalma bir etkiyle her zaman Eylül ortası gelip de okullar açılıncaya kadar olan süreci yazdan sayarım. Yapımcılar da öyle saymış olacak ki bu hafta yine iki korku filmi birden karşımıza çıkıverdi...

Bunlardan ilki olan The Tall Man / Sır, Pascal Laugier imzası taşıyor. Önceki filmi The Martyrs ile "işkence pornosu" sularında yüzen ve Fransa'da bu alt türün büyük çıkış yakalamasında da etkisi olan yönetmen ilk ABD yapımı filminde, farklı sularda yüzmeyi tercih ediyor. Cold Rock kasabasında, arkasında hiçbir iz bırakmadan kaybolan çocukların öyküsü şeklinde başlıyor film. Hesapta, Jessica Biel'in oynadığı Julia'nın oğlu da bu siluetini gördüğümüz iri yarı adamın yeni kurbanı olur. Ancak, işler göründüğü gibi gitmez...

Tam öykü az çok şekillendi derken, film izleyicisine büyük bir şok yaşatarak, herşeyin gidişatını değiştiriyor. Bu değişimin altının iyi doldurulduğunu söyleyebilirim. Daha sonra ise olayın kahramanının "motivasyonunu" öğreneceğimiz finalle film, yeni bir sürprize yelken açıyor. Bu çoklu sürprizlerin hiçbirinde bence sorun yok. Akıllıca düşünülmüş olduklarını söyleyebilirim. Açık etmemek adına burayla ilgili çok fazla ayrıntıya girmeden filmi diğer açılardan değerlendirmek daha iyi olacaktır. Bu bağlamda, dramatik yapının da iyi olduğunu ve finalde filmin anlam kazandığını belirtelim. Aslında yönetmen Laugier, Martyrs de olduğu gibi ahlaki değerler açısından tartışmalı sulara girmekten çekinmeyen postmodern bir korku filmi oluşturmanın peşinde koşuyor. Martyrs bu açıdan kullandığı gereksiz fazla kan ve şiddet ile güç kaybediyordu ama The Tall Man'in o taraklarda bezi yok. Öyküsüne daha çok güvenen bir havası var bu filmde Laugier'in. Sonuç olarak en son noktaya gelindiğinde, yine öyküyü açık etmemek adına fazlaca girmek istemediğim bazı ayrıntılar havada kalmıyor değil ama The Tall Man'in fena bir film olmadığı da kesin bence. Jessica Biel'in oldukça iyi oynadığını da ekleyelim...

Filmin Notu : 3 / 5




Haftanın diğer korku filmi olan The Pact / Ruh, daha alışıldık sularda yüzüyor. Aslında bu da sürprizi bol bir film. Ancak Türkçe adındaki bana göre hatalı seçim bazı sürprizleri baştan az çok açık etmiyor değil, bunu da belirteyim. Gene de belli bir yere kadar öykü ilgiyle izleniyor. Annesi ile arası iyi olmayan genç kadın, onun ölümü üzerine, cenaze için çocukluğunu da geçirdiği evin bulunduğu mekana gidip gitmeme arasında kararsızlık yaşıyor. Bu konuda kızkardeşiyle yaptığı telefon konuşması ile açılıyor film. Derken mekana gitmeye karar veriyor ancak gittiğinde kızkardeşini orada bulamıyor. Daha sonra kuzeni de o evde kaybolunca, kendisini evin ve ailenin geçmişiyle ilgili araştırmalar yaparken buluyor...

Bence senaryo yeterince geliştirilememiş. Örneğin madem ki anne - kız arasındaki sorunlu ilişkiyi öğreniyoruz, bunun sebeplerine dair birşeyler de öğrenebilirdik. Filmin düşünsel boyutunu da güçlendirebilecek bu gelişme, başta değinildikten sonra adeta unutulup geçilmiş. Kadın ile başta ölen kızkardeşinin oğlu arasındaki ilşiki de çok yüzeysel bir-iki sahne ile geçiliyor ve orada da belli bir duygu yakalanamıyor. Özellikle finale doğru da klişeler fazlasıyla öyküye hakim olmaya başlıyor ki film düşüşe geçiyor. Gene de türün meraklıların gidip görebileceği kadar ilginçliği de var filmin. Çok kötü bir korku filmi olduğunu söyleyemem...

Filmin Notu : 2,5 / 5

1 yorum: