28 Ocak 2011 Cuma

The Tree / Ağaç (2010)



Otar Gittiğinden Beri ile tanınan Fransız kadın yönetmen Julie Bertucelli'nin geçtiğimiz Cannes Film Festivali'nde de gösterilen yeni filmi The Tree / Ağaç geçtiğimiz haftalarda ülkemizde de gösterime girdi...

Film, beklenmedik bir kazayla babasını kaybeden bir ailenin bireyleri ve bahçelerindeki kocaman bir ağaç etrafında şekillendiriyor öyküsünü. Avustralya kırsalında yaşayan aile üyelerinden küçük Simone, babasının bu ağaç vasıtasıyla onlarla iletişim kurduğundan emin ve yavaş yavaş ailenin diğer üyelerini de buna ikna etmeyi başarıyor. Bu arada anne bir adamla görüşmeye başlıyor ve bu aile içi ilişkilerin dengesini sarsmaya başlıyor...

Yönetmen Bertucelli, kocaman dalları, upuzun kökleriyle ağacı film boyunca bir karakter gibi kullanmayı başarıyor. Öykü ilerledikçe, izleyici olarak biz de ağacın, aile üyelerinden biri olduğuna inanmaya başlıyoruz nerdeyse. Oyunculuklar ve görsellik anlamında da film başarılı sayılır. Avustralya kırsalında kartpostalımsı görüntüler yakalamayı beceriyor yönetmen...



Gelgelelim, film ilerledikçe bir odak noktası problemi gittikçe belirginleşir, elle tutulur hale geliyor. Asıl anlatılmak istenen, babasını kaybeden bir ailenin tekrar biraraya gelişi ve ayakta duruşunun öyküsü mü, maneviyat temelinde şekillenen bir öykü mü, doğa - insan ilşkisi üzerine mistik bir öykü mü bu farkedilemiyor. Biraz ondan biraz bundan ortaya karışık bir şey haline geliyor film. İster istemez izleyici için de sıkıcı hale geliyor bir noktada.Film aslında bir yandan doğa - insan ilişkisi ve mistisizm yönü ile Shyamalan filmlerini de anımsatıyor...


Sonuçta Ağaç, her ne olursa olsun izlediğime memnun olduğum, kayda değer, izlenilirliğini koruyan bir çalışma. Ancak, bahsettiğim sebeplerden ötürü çok büyük beklentilerle gidilmemeli...

Filmin Notu : 6,5 / 10

0 yorum:

Yorum Gönder